Open menu

Mevzuat

Mevzuat - CottGroup Bütünsel İşletme Hizmetleri

08Ekim2018

Türk Parası Kıymetini Koruma Mevzuatı Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ Yayımlandı

(Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/51)

Madde 1 – 28/2/2008 tarihli ve 26801 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’in mülga 8. maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.

“Döviz Cinsinden ve Dövize Endeksli Sözleşmeler

Madde 8– (1) Türkiye’de yerleşik kişiler; kendi aralarında akdedecekleri, konusu serbest bölgeler dahil yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dahil gayrimenkul satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

(2) Türkiye’de yerleşik kişiler; kendi aralarında akdedecekleri, konusu serbest bölgeler dahil yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dahil gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

(3) Türkiye’de yerleşik kişiler; yurt dışında ifa edilecekler dışında kalan, kendi aralarında akdedecekleri, iş sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.

Kategori Kambiyo Mevzuatı, Türk Parası Kıymetini Koruma Mevzuatı

05Ekim2018

SGK Borçlarına Yeni Düzenleme Getirildi

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından 18.09.2018 tarihinde yayımlanan 2012/27 sayılı Genelgede Değişiklik yapılmasını düzenleyen “2018/32 sayılı Genelge” ile, Kurum alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığının tespiti adına çözüm yolu getirilmiştir.

İlgili çözüm yoluna göre; SGK il müdürlükleri, işyeri dosyalarını ve sigortalıların borçlarını bundan sonraki süreçte düzenli aralıklarla tarayarak, incelemeye en eski borçtan başlamak üzere Kurum’a olan borçların tespitini yapacaktır. Zamanaşımını kesen ve durduran sebepleri araştırdıktan sonra eğer borçlar zamanaşımına uğramışsa, borçlulara Borç Bilgilendirme Formu gönderilecektir. Borçlulara yapılacak olan tebligatta borcun 15 gün içerisinde ödenmesi talep edilecektir. Tebligatla birlikte mükellef kendi rızasıyla ödeme yapmak isterse ilgili SGK müdürlükleri tarafından ödemeler kabul edilecektir.

Yazar Selma Kıy, Kategori Sosyal Güvenlik Hukuku Mevzuatı

05Ekim2018

Türk Kanunlarına Göre Belirli Süreli İş Sözleşmeleri

Belirli süreli iş sözleşmeleri birçok ülkenin iş kanununda çalışma hayatının önemli enstrümanlarından biri olarak yer almaktadır. Türkiye'de belirli süreli iş sözleşmeleri zaman içerisinde bazı firmalar tarafından belirsiz süreli iş sözleşmelerinin personele sağladığı çeşitli yasal haklardan kurtulmak amacıyla kullanılır hâle gelmiştir. Her ne kadar kanun koyucu bu art niyetli uygulamanın önüne geçmek için çeşitli düzenlemeler yapsa ve çeşitli mahkeme kararları ile bunu düzenlese de uygulama sorunları devam etmektedir.

Yukarıda bahsi geçen sorunlar nedeniyle, gerçekten ihtiyaç duyduğu işin tamamlanması için belirli süreli personel çalıştırma arzusunda olan kuruluşlar da zaman zaman yorum hatalarından dolayı sorunlar yaşayabilmektedirler.

Yazar Selim Tankut Akdağ, Kategori İş Kanunu

05Ekim2018

Haklı Nedenle Yapılacak Fesihlerde Savunma Alınmasının Gerekmemesi

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2009/11728 E. sayılı kararında işverenin işçinin iş akdini haklı nedenle feshetmesi durumunda savunma alma yükümlülüğü olup olmadığını tartışmıştır. Bu husus özellikle iş akdi işverenlikçe haklı nedenle feshedilen işçinin açtığı işe iade davalarında büyük önem göstermektedir. Bilindiği üzere işçinin davranışlarından ötürü yapılan geçerli nedene dayalı fesihlerde işçinin savunmasının alınmaması feshi geçersiz kılmaktadır. Aynı yükümlülüğün haklı nedenle yapılan fesihlerde de geçerli olup olmadığı hususu izaha muhtaçtır. İncelediğimiz Yargıtay kararı yasal düzenlemeye uygun surette bir bakış açısı ile haklı nedenle fesihte savunma alma zorunluluğu olmadığını ortaya koymuştur. Ancak burada okurlarımıza bir anektot da bulunmamız gerekmektedir. Haklı nedenle yapılan fesihler üzerine açılan işe iade davalarında mahkemeler çoğu zaman fesih sebebi olarak gösterilen nedenin haklı neden olamayacağını ancak geçerli neden olabileceğini bu nedenle işe iade talebinin reddedilmesi gerektiğini söylemektedirler. İşte bu noktada haklı nedenle yapılan bir fesih üzerine açılacak işe iade davasında gösterilen nedenin haklı değil ama geçerli neden olduğu kabul edilirse o aşamada işçinin savunmasının alınmaması işveren açısından sorun yaratacaktır. Bu sebeple her halükarda işçinin savunmasının alınması gerekmektedir.

Yazar Selim Tankut Akdağ, Kategori İş Kanunu

<<  131 132 133 134 135 136 137 138 139 140  >>  

Başlayalım
Hizmet ihtiyaçlarınız için teklif alın.

Daha fazla bilgi
almak ister misiniz?